Somut zamanda”kayıp” olan bir insanın varlığını oturtabileceği, kendini var kılabileceği bir yer var mıdır?
Varlığının farkında bile olmadan kullandığımız duygularımızın küçük bir kısmını kaybettiğimizde neler olabilir?
Profesör Sacks’tan romantik tavırlı, geniş ve açık uclu yaklaşımlarla örülmüş “ciddi” bir kitap.
Sıradan her insan için “zihinsel” bir yolculuk, nöroloji ile ilgilenenler içinse kaçınılmaz kaynak.
Kitabın içinden
Pek
de anlayamadığı bu gariplik ve tezatlıkların baskısı ve bunların yol
açtığı korkutucu durumlar karşısında yorgun düşmüştü. Aynı zamanda
sıkıntılı ve endişeliydi. O ana kadar, hiç düşünmeden onu paniğe
sürüklemiştim ve görüşmemizin bitmesinin zamanı geldiğini hissettim.
Yeniden pencereye yaklaştık ve aşağıda, güneş ışığıyla parlayan beyzbol
topuna baktık; yüzündeki ifade yavaş yavaş gevşedi, Nimitz’i uydu
fotoğrafını ve diğer kâbusları unutarak aşağıda oynanan beyzbol oyununa
daldı. Ardından yemekhaneden kurtarıcı bir koku geldi, ağzını
şapırdatarak “öğlen yemeği” dedi ve gülerek uzaklaştı.
Bense
karmakarışık duygular içindeydim; hayatının böyle bir karmaşa içinde
çözüldüğünü görmek çok hazin, saçma ve anlaşılmazdı. Notlarıma, “sanki
etrafı unutma hendeği ile çevrilmiş ve tek bir varolma anına hapsolmuş
biri gibi; soyutlanmış, geçmişi ve geleceği olmayan, sürekli değişen
anlamsız bir âna sıkışmış!” diye yazmışım ve “diğer tüm nörolojik
testleri tamamıyla normal” gibi Korsakov sendromuna sebep olmuş sıradan
alkolün yol açtığı dejenerasyon diye büyük bir olasılıkla bir
değerlendirmeyi not etmişim. Notlarım, olayların ve gözlemlerin garip
bir karışımı gibiydi. Bu adamcağızın içinde bulunduğu yer açısından
kim, ne ve neresi gibi soruların ona ne anlam ifade ettiğini düşünmeden
edemediğimi gösteren dikkatli ve madde madde tutulan notlar. Aslında
süreklilikten ve hafızadan tamamıyla yoksun olduğu düşünülürse bir
‘varoluş’tan bahsetmek mümkün olur muydu bilemiyordum.
Bu ve daha
sonraki - bilim dışı - notlarımda ‘kaybolmuş bir ruh’a ve kişiye nasıl
yeniden köklerinin kazandırılabileceğini hep merak ettim. Çünkü bu
adamın kökleri yoktu, varolan kökleriyse uzak geçmişine aitti.(sayfa 47)
Kitap Künyesi
Yazarı: Oliver Sacks
Yayınevi : Yapı Kredi Kültür Sanat Yayıncılık
Çeviren: Çiğdem Çalkılıç
Sayfa sayısı: 244
Türü: Edebiyat
ISBN 975-363-510-9
Basım Tarihi : 2000 - Eylül