Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.


web
 
AnasayfaGaleriLatest imagesKayıt OlGiriş yap
Kıyametin Küçük Alametleri... Ybanner Kıyametin Küçük Alametleri... 2cznnm
 

 

 Kıyametin Küçük Alametleri...

Aşağa gitmek 
YazarMesaj
Holyone
Yönetici
Yönetici
Holyone


Mesaj Sayısı Mesaj Sayısı : 3850
Paylaşım Gücü Paylaşım Gücü : 9917
Rep Point Rep Point : 106
Kayıt tarihi Kayıt tarihi : 25/02/09
Yaş Yaş : 31

Kıyametin Küçük Alametleri... Empty
MesajKonu: Kıyametin Küçük Alametleri...   Kıyametin Küçük Alametleri... EmptySalı Ağus. 18, 2009 7:12 am


  1. Hz.
    Peygamber (S.AV)’in peygamber olarak gönderilmesi: Hz. Peygamber
    (S.AV)’in son peygamber olması dünya hayatının az bir zaman kalmasına
    delalet eder. Nitekim Hz. Peygamber (S.AV) şöyle buyurmuştur:


    “Kıyamet ile ben, şu iki parmak gibi yakın olarak ba’s olundum.” (Müslim)

    Ravi
    şöyle demiştir: Resul-ü Ekrem bu hadis-i buyururken şahadet parmağı ile
    baş parmağını bitiştirdi. Bu hadis-i şerif Buhari, Tirmizi gibi bir çok
    hadis kitaplarında değişik lafızlarla rivayet edilmiştir. Hz. Peygamber
    (S.AV)’in ahirete irtihal etmesi de kıyamet alametlerindendir.

  2. Milletin liderinin o milletin en alçağı olması.
  3. Alkollü içkilerin çoğalması.
  4. Emanetin zayi olup ganimet sayılması.
  5. Zekatın ağır bir yük sayılması ve verilmemesi.
  6. Mescidlerde yüksek sesle konuşulması.
  7. Şarkıcı kadınların zuhur etmesi.
  8. Oyun ve çalgıların çoğalması.
  9. Sonradan gelen neslin, önceden gelen nesle lanet okuması.
  10. Din öğreniminin yapılmaması.
  11. Kişinin karısına itaat edip, anasına asi olması, arkadaşına yaklaşıp babasından uzaklaşması.
  12. Kişiye şerrinden korkulduğu için ikram edilmesi.

    Bu sayılan hususları Hz. Peygamber (S.AV) hadis-i şerifte şöyle açıklamıştır:

    “Ganimet
    belirli kişiler arasında dolaştığı, emanetin ganimet sayıldığı, zekat
    büyük bir yük kabul edildiği, dinden gayri hususlar için öğrenim
    yapıldığı, kişi karısına boyun eğip anasına asi olduğu, babasından
    uzaklaşıp arkadaşına yaklaştığı, mescidlerde yüksek sesle konuşulduğu,
    kabileye fasıkların başkanlık ettiği, milletin lideri o milletin en
    alçağı olduğu, kişiye korkusundan dolayı ikram edildiği, şarkıcı
    kadınların zuhur ettiği, çalgıların çoğaldığı, içkilerin içildiği, bu
    milletin son neslinin ilk nesline sövüp lanet ettiği zaman şiddetli
    rüzgar, zelzele, yere batma, maymuna veya domuza dönüşmeyi, gökten taş
    veya benzerinin yağmasını bekleyiniz…”
    (Tirmizi)
  13. Cariyenin efendisini doğurması.
  14. İnsanların yüksek bina kurmakta birbirleriyle yarışmaları.

    Bu sayılan hususları Hz. Peygamber (S.AV) hadis-i şerifte şöyle açıklamıştır: Hz. Ömer (R.A)'den şöyle rivayet edilmiştir:

    "Hz.Peygamber
    (S.AV)'in yanında bulunduğumuz bir sırada, bir de baktık ki elbisesi
    bembeyaz, saçları simsiyah, üzerinde yolculuk yaptığına dair hiçbir
    alâmet olmayan ve hiçbirimizin tanımadığı bir kimse geldi. Hz.
    Peygamber (S.AV)'in yanına (varıp) oturdu. Dizlerini dizlerine dayayıp
    ve her iki avucunu iki uyluğu üzerine koyup: “Ya Muhammed! İslam nedir?
    Bana söyler misin?” dedi. Hz. Peygamber (S.AV):“Allah'tan başka hiç bir
    ilah ve mabud-u billah olmadığına ve Muhammed (S.AV)'in O'nun Resulü
    olduğuna şehadet etmen, namazı ikâme etmen, zekâtı vermen, Ramazanda
    orucu tutman ve yoluna gücün yeterse, Beytullah'a Hacc etmendir."
    buyurdu. 0 (yabancı kimse):- Doğru söylüyorsun, dedi.


    Biz
    onun bu haline, hem Hz. Peygamber (S.AV)'e soruyor, hem de O'nu tasdik
    ediyor, diye hayret ettik. Ondan sonra, “Bir de iman nedir? Bana söyler
    misin?” dedi. Hz. Peygamber (S.AV):“İman; Allah'a, meleklerine,
    kitaplarına, peygamberlerine, ahiret gününe iman etmendir. Bir de
    hayır, şer ve kadere iman etmendir.” buyurunca, yine: “Doğru
    söylüyorsun.” dedi.


    “Ve
    ihsan nedir? Bana söyler misin?” diye tekrar sordu. Hz. Peygamber
    (S.AV) de: “İhsan, Allah'a sanki görüyormuşsun gibi ibadet etmendir.
    Zira sen O’nu görmüyorsan O seni görüyor.” buyurdu. 0 yine: “Doğru
    söylüyorsun.” dedi. Daha sonra: “Kıyamet ne zaman?” diye sordu. Bunun
    üzerine Hz. Peygamber (S.AV) şöyle buyurdu: “Bu mesele de sorulan
    sorandan daha bilgili değildir. (Şu kadar var ki kıyametten evvel zuhur
    edecek) alametleri sana haber vereyim: Ne zaman cariye efendisini
    doğurur, kim oldukları belirsiz deve çobanları (Yüksek bina kurmakta
    birbirleriyle yarışa çıkarlarsa) kıyametin alametleri zuhur etmiş
    olur.”


    Ve
    bu yabancı kimse gidince Hz. Peygamber (S.AV) bir müddet durdu: "Ya
    Ömer! Bilir misin o soran kimdi?" dedi. Ben de: "Allah ve Resûlüllah
    bilir." dedim. 0 zaman buyurdular ki: "0, Cebrail idi. Size dininizi
    öğretmek için geldi."
    (Müslim, Ebu Davud, Tirmizi, Nesâi)

  15. Bid’at ve fitnelerin zuhur etmesi ve çoğalması:

    Hz. Peygamber (S.AV) hadis-i şerifte şöyle buyurmuştur:

    “Gelecekte
    bir takım fitneler olacaktır. Fitne zamanında (ona karışmayıp) oturan
    kişi, ayakta durandan hayırlıdır. Fitne zamanında yürüyen, (fitneye)
    koşandan hayırlıdır. Her kim fitne vukuuna muttali olup da onu görmeye
    çalışırsa muhakkak onun kahrına uğrar. Her kim o fitne zamanı sığınacak
    yer bulursa, hemen oraya sığınsın.”
    (Müslim)
  16. Erkeklerin ipekli elbise giymeleri.
  17. Müslümanların Yahudilerle savaş yapması.

    Ebu Hureyre (R.A.)’den rivayetle Hz. Peygamber (S.AV) şöyle buyurmuştur:

    “Müslümanlarla
    Yahudiler arasında şiddetli savaş olmadıkça kıyamet kopmaz. O
    muharebede Müslümanlar Yahudileri tamamen öldürüp imha ederler. Hatta
    birisi kurtulmak için taş veya ağacın arkasına saklanır, hemen taş veya
    ağaç: Ey Müslüman! Arkamda saklanan şu kimse yahudidir, gel onu öldür.”
    der. Garğad ağacı müstesna. Çünkü o Yahudi ağacı nevindendir.”
    (Müslim)
  18. Fırat nehrinin altından bir dağı açıp meydana çıkarması.

    Ebu Hureyre (R.A)’den rivayetle Hz. Peygamber (S.AV) şöyle buyurmuştur:

    “Fırat
    nehri altından bir dağı açıp meydana çıkarmadıkça kıyamet kopmaz. Onun
    üzerine insanlar birbirleriyle harp ederler ve birbirlerini öldürürler.
    Sonunda her yüz kişiden doksan dokuzu öldürülür. Onlardan her bir
    kimse, “kurtulacak kimse belki ben olurum” der. (Yani kendinin sağ
    kalacağını ve sonunda çok altına kavuşacağını ümit eder.”
    (Buhari, Müslim, Ebu Davud)

    Yine Ebu Hureyre (R.A)’den rivayetle Hz. Peygamber (S.AV) şöyle buyurmuştur:

    “Fırat
    nehrinin, altından bir dağı açıp meydana çıkarması yaklaşır. Her kim o
    vakit orada hazır bulunursa sakın o altın’dan bir şey almasın. (Çünkü
    ihtiyar dünyanın sonu gelmiş olacaktır.)”
    (Buhari)

    Görüldüğü
    gibi, Hz. Peygamber (S.AV) Fırat nehrinin altın hazinesini açıklayacağı
    bir zamanın geleceğini bununda kıyamet alametlerinden biri olduğunu
    beyan etmiştir.

  19. Yalancı peygamberlerin ortaya çıkması.

    Bilindiği
    gibi yalancı peygamberlerden bir kısmı Hz. Peygamber (S.A.V) zamanında
    çıkmıştı. Hz. Muhammed’e verilen peygamberliğe bende ortağım diyen
    Müseylemetü’l-Kezzab bunlardan birisidir. Yalancı peygamberler çeşitli
    devirlerde kendilerini ortaya atmışlardır.


    Hz. Peygamber (S.AV) şöyle buyurmuştur:

    “Davaları
    bir olan iki büyük cemaat arasında şiddetli çatışma olmadıkça ve her
    biri kendisinin Allah’ın peygamberi olduğunu iddia eden otuza yakın
    yalancı deccaller çıkmadıkça kıyamet kopmaz.”
    (Buhari)

    Hz. Peygamber (S.AV) başka bir hadis-i şerifte şöyle buyurmuştur:

    Otuza yakın yalancı deccal türeyip hepsi de Allah’ın peygamberi olduğunu iddia etmedikçe kıyamet kopmaz.” (Müslim)
  20. İnsanların şekillerinin değişmesi.
  21. Gökten taş yağması.

    Kıyamet
    kopmadan önce, bu gibi hususların vuku bulacağını Hz. Peygamber (S.A.V)
    haber vermiştir. Nitekim Hz. Aişe (R.A)’den rivayetle Hz. Peygamber
    (S.A.V) şöyle buyurmuştur:


    “Bu ümmetimin son anında yer batması, şekil değişmesi ve gökten taş yağma olayları vuku bulacaktır.” Hz. Aişe (R.Anha): “Ey
    Allah’ın Resulü! Aramızda salih kişiler bulunduğu halde biz helak olur
    muyuz?” diye sordu. Bunun üzerine Hz. Peygamber (S.A.V) şöyle buyurdu:
    “Evet, kötüler zuhur ettiği vakit.”
    (Tirmizi)

  22. Şiddetli rüzgarların esmesi: İnsanlar arasında zinanın çoğalması, kadınların kadınlarla erkeklerin erkeklerle teması.
  23. Falan yerde emin bir adam vardır, denecek derecede emin kimselerin az kalması.
  24. İslamın farzlarından biri olan emr-i bi’l-maruf ve nehy-i ani’l-münker’in terkedilmesi.
  25. Kötülüğün yapılması için emredilmesi, iyiliğin ise yasaklanması.
  26. Dünya meşakkatlarının çoğalması, huzurun kalmaması.
  27. Zalim ve yalancı kimselerin çoğalma- ları, insanları hak yoldan çıkarmaları.
  28. Doğru söyleyenin insanlar tarafından sevilmemesi.
  29. İnsanlarda ahiret korkusunun kalmaması.
  30. Adaletin kalkması.
  31. Kadınların çoğalıp, erkeklerin azalması.
  32. İlmin kalkması.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
http://www.webs-team.tr.gg
 
Kıyametin Küçük Alametleri...
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası
 Similar topics
-
» Küçük dev adam 2-2
» Küçük Şeyler
» Uçurumun Kenarındaki Küçük Kız
» Küçük Ağa - Tarık Buğra
» Küçük Kız Çocuklarında Kadın Hastalıklarına Dikkat

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
 :: Arşivlenmiş Ve Silinmiş :: Arşivlenmiş Konular-
Buraya geçin: